0 00:00:29,09 --> 00:00:43,16 Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve alih ve Hz. Fatime-tüz Zehra’nın selamullahi aleyha İrfani İrtibatı 1 00:00:45,24 --> 00:00:57,00 12/5/1428=8/3/1386 Salı 2 00:04:24,13 --> 00:04:29,11 Bismillahirahmanirrahim 3 00:04:30,12 --> 00:05:11,09 Hamd âlemlerin rabbi olan Allah’a ve O’nun selamı peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve alih ve onun Ehl-i Beyt’ine aleyhimusselam ve yeryüzünde baki kalmışa ve Allah’ın laneti kıyamet gününe kadar onların düşmanlarına olsun. 4 00:05:12,04 --> 00:05:22,15 Hz. Zehra’nın selamullahi aleyha şahadeti yaklaşmaktadır… 5 00:05:23,16 --> 00:05:42,13 Bu konu gerektiği şekilde dikkate alınmamıştır. 6 00:05:44,18 --> 00:05:59,18 Bu gün hedefimiz şudur ki sadece Şialar değil, 7 00:06:00,14 --> 00:06:13,12 belki bütün dünya Müslümanlarına gereklidir ki 8 00:06:13,23 --> 00:06:37,09 âlemde birinci derecede bir makama layık olan Hz. Fatime’nin selamullahi aleyha musibetinde matemli olsunlar. 9 00:06:38,11 --> 00:06:59,05 Dolayısıyla bugün, Fahri Razi gibi görüş sahipleri ve 10 00:06:59,12 --> 00:07:16,23 Buhari, Müslim, Hâkim ve Zehebi gibi hadis ehliyle aynı taraf olduğumu söylüyorum 11 00:07:18,06 --> 00:07:35,09 Yani kitap ve sünnet esasına dayalı olarak Hz. Fatime’ye selamullahi aleyha yas merasimi düzenlemek farzdır. 12 00:07:35,22 --> 00:07:54,21 ister Hanefi, ister Maliki, ister Şafi ve isterse Hambeli mezhebi olsun 13 00:07:55,13 --> 00:08:08,20 bugün bahis konumuz olan kitap ve itret düzeniyle değil belki 14 00:08:08,21 --> 00:08:23,22 sadece kitap ve sünnet esasına dayalı olarak ve o sünneti ki 15 00:08:24,07 --> 00:08:40,18 eğer 1400 yıl boyunca Ehl-i Sünnet’in güçlü âlimleri başlarını topraktan kaldırırlarsa, 16 00:08:41,00 --> 00:08:49,04 bu kesin delil karşısında toprağa kapanırlar. 17 00:08:50,00 --> 00:08:57,00 Çünkü hikmet esastır, 18 00:08:57,11 --> 00:09:04,04 “Ud’u ila sebili rabbike bil hikmet” 19 00:09:04,15 --> 00:09:16,16 hikmetin akıl ve nefsi kitaptır. 20 00:09:17,06 --> 00:09:28,07 Ama kitaba göre Allah sözünün metni şöyledir: 21 00:09:28,20 --> 00:09:37,04 “Ve ma atakum ur-Resulu fehuzuhu”. 22 00:09:37,20 --> 00:10:04,08 Çünkü bizim sözümüzün taraftarı, Fahri Razi gibi İslam’ın değişik fırkalarının araştırmacı âlimleri ve düşünce ehlinin kendileridir; 23 00:10:04,22 --> 00:10:16,24 kesinlikle kitap fıkhı ve sünnet fıkhına dikkat etmek gerekir. 24 00:10:18,01 --> 00:10:37,12 “Ma” manası genel ve umum manası olmayan bir genel manadır. 25 00:10:37,14 --> 00:10:50,09 “Şey” ve “Ma” nın manası daha genel ve daha şamil bir manadır. 26 00:10:51,00 --> 00:11:13,15 Ayetin konusu şöyledir: Had ve sınırı olmayan o şeyi “Atakum ur-Resulu fehuzuhu” peygamber vermiştir, alınız. 27 00:11:14,00 --> 00:11:20,02 Bu Zat-ı Hak Teâlâ’nın sözünün metnidir. 28 00:11:21,09 --> 00:11:27,21 “Ehz” nedir? “Fehuzuhu”. 29 00:11:28,06 --> 00:11:54,04 Allah’ın kelamı, âlemin hâkimlerinin akıllarının ilk dalgasında boğulduğu bir okyanustur. 30 00:11:54,08 --> 00:11:59,07 derin denizin derinliklerine ulaşıncaya kadar 31 00:12:00,05 --> 00:12:27,03 “Ma Atakum-ur Resul” iki açıdan bileşiktir ve peygamberin verdiği o şeyi almak, iki alanda gerçekleşir: 32 00:12:27,14 --> 00:12:39,10 İlk olarak verilen o şeyi anlamak nedir? 33 00:12:39,24 --> 00:12:49,06 İkinci olarak uygulamaya geçirmek. 34 00:12:49,14 --> 00:13:03,02 Eğer bu ikisi birbirine eklenirse, “Ehz ma Ati El-Resul” tamamlanır ve 35 00:13:03,05 --> 00:13:13,08 aksi taktirde Müslümanlar hedeflerine ulaşmamışlardır. 36 00:13:13,17 --> 00:13:26,04 Bu Kur’an onun kubrasıdır. Ama sugra: 37 00:13:28,11 --> 00:13:42,00 Açıkça sonuç veren kıyas bugün oluşmalıdır ki 38 00:13:42,01 --> 00:13:53,11 eğer Fahri Razi kabrinden başını kaldırırsa teslim olmaktan başka çaresi olmaz. 39 00:13:53,20 --> 00:13:59,04 Kıyasın kubrası, Allah’ın sözü 40 00:13:59,05 --> 00:14:06,09 Kıyasın sugrası, Hatem-ül Enbiya’nın sözüdür. 41 00:14:12,13 --> 00:14:17,01 O’nun verdiği o şey nedir? Şudur: 42 00:14:17,05 --> 00:14:29,17 “İnnema”, “İnnema” kelimesiyle başlıyor. 43 00:14:29,23 --> 00:14:39,24 “İnnema Fatimetu şecennetun mini, 44 00:14:44,05 --> 00:14:52,05 Yubsituni ma yubsituha 45 00:14:52,12 --> 00:15:01,02 yugbizuni ma yugbizuha”. 46 00:15:02,15 --> 00:15:09,13 Bu kısım, o kısımdır ki 47 00:15:09,14 --> 00:15:36,23 bir meclis, iki meclis ve on mecliste hadis fıkhı ve resulün sözlerinin latifelerini açıklamayı tamamlayacak olan bir kısım değildir! 48 00:15:38,07 --> 00:15:43,14 “Şecennetun” ne olduğunu görülmelidir 49 00:15:44,05 --> 00:16:03,19 ve neden genel akıl, hedefin açıklanması için bu lafzı kullanmıştır? 50 00:16:04,07 --> 00:16:18,06 “Şecenne” ağaçta olan ağaç dalıdır 51 00:16:18,17 --> 00:16:26,21 ama bu normal dal değildir. 52 00:16:27,04 --> 00:16:48,24 O ağacın bütün damar ve köklerinde yayılmış olan kısımlardır. 53 00:16:49,23 --> 00:17:04,02 Peygamber kendisini ağaç olarak kabul etmiş ve bu durumun da sırrı vardır. 54 00:17:04,17 --> 00:17:14,24 “Zerebe Allahu meselen kelimeten teyyibeten 55 00:17:15,05 --> 00:17:27,11 keşeceretin teyyibetin, esluha sabit ve fer’uha fis Sema, 56 00:17:27,17 --> 00:17:37,05 tu’ti ekliha kullu hinin bi izni rebbuha”. 57 00:17:38,06 --> 00:17:56,06 “O pak ağaç ki aslı sabit ve dalları göklerdedir” kısmının ulaştığı yer 58 00:17:56,10 --> 00:18:06,22 “Dena fetedella, fekane gabe gevseyni ev edna” dır. 59 00:18:07,12 --> 00:18:19,15 O ağaç ki “Tu’ti ekliha kullu hinin bi iznillah rebbuha”, 60 00:18:19,19 --> 00:18:29,15 ilim, irfan ve ahlak meyveleri kesilmeyecektir ve 61 00:18:30,02 --> 00:18:39,20 ahkâmı ilk ve sonu faydalandırmaktadır, 62 00:18:40,00 --> 00:18:44,03 o ağaç Hatem-ün Nebiyyin’dir. 63 00:18:50,14 --> 00:19:05,09 Şu anda önemli olan şudur ki bu ağaçta yeşeren dal Fatime-i Zehra’dır selamullahi aleyha. 64 00:19:05,20 --> 00:19:16,14 Çünkü gerekli olan şey bahsin başında söylediğimiz değer, 65 00:19:16,22 --> 00:19:25,09 Hz. Zehra’nın selamullahi aleyha şahadetinin ikame edilmesi için gerekli olan kitap ve sünnet 66 00:19:25,14 --> 00:19:31,07 şudur ki bu daireden dışarı çıkmıyoruz 67 00:19:31,09 --> 00:19:40,21 hiç kesin hakkında konuşamayacağı bir sünnet! 68 00:19:41,00 --> 00:20:04,09 “İnnema Fatimetun şecinnetun minni” sözünü söyleyen kimse öyle bir kimsedir ki 69 00:20:04,10 --> 00:20:12,12 Allah Kur’an’ın iki yerinde onun hakkında iki cümle buyurmuştur ve 70 00:20:12,14 --> 00:20:24,06 bu iki cümle ilk ve son kimsenin aklını hayran bırakmaktadır! 71 00:20:27,13 --> 00:20:43,05 Galaksiler ve daha ötelerine bütün bu âlem, 72 00:20:43,11 --> 00:20:50,11 kâmil insan için mahlûktur. 73 00:20:53,18 --> 00:21:03,15 Çünkü varlık kemalinin sonu akıldır ve 74 00:21:03,16 --> 00:21:13,17 genel akıl ve aklın geneli yaratılış hayalinin sonudur. 75 00:21:16,22 --> 00:21:20,09 Bu makama kim ulaşmıştır? 76 00:21:20,23 --> 00:21:29,19 O kimse ki iki cümlede bir makama ulaşan kimseyi 77 00:21:29,20 --> 00:21:41,09 Allah, yüce olarak kabul ediyor ve artık iş bitmiştir. 78 00:21:41,21 --> 00:21:49,18 O iki konu nedir? Biri ilim ve diğeri yaratılış. 79 00:21:53,20 --> 00:22:05,01 İlim: “Ve ilmuke ma lem tekun te’lemu ve 80 00:22:06,08 --> 00:22:12,06 kane fezlullah aleyke azima” 81 00:22:13,04 --> 00:22:21,08 bu Allah’ın o’nun ilmi konusundaki beyanıdır. 82 00:22:22,05 --> 00:22:34,15 Onun yaratılışı: “İnneke le ela hulugın azim”. 83 00:22:37,01 --> 00:22:43,22 Fahri Razi söyleyeceğimiz bu olayı naklediyor… 84 00:22:44,00 --> 00:22:55,12 Sizler ilim ehlisiniz; bu hadisi söylediğimiz zaman dikkat ve görüşlerinizle 85 00:22:56,16 --> 00:23:14,20 bakınız Fahri Razi böyle bir hadisle hangi konuyu gösteriyor ve hangi hakikatlerin üzerinden perde kaldırıyor. 86 00:23:19,03 --> 00:23:25,00 Fahri Razi’nin naklettiği o şey şudur ki 87 00:23:25,01 --> 00:23:44,09 Ömer b. Hattab’ın hilafet zamanında Yahudi fasihlerinden bir kişi halifenin yanına geldi. 88 00:23:53,08 --> 00:24:03,08 Böyle bir kapasitede olan öyle bir âlim ki halifenin huzurunda, 89 00:24:03,18 --> 00:24:15,13 muhacir, ensar ve İslam ümmeti erkânının huzurunda da 90 00:24:15,21 --> 00:24:29,00 peygamberin ahlakını bana tavsif etmesi için geldim dedi. 91 00:24:30,14 --> 00:24:35,13 O bu kelimeyi işitince… 92 00:24:36,01 --> 00:24:44,23 Şaşılacak şey odur ki Fahri Razi gibi biri ki 93 00:24:44,24 --> 00:24:57,17 bütün Ehl-i Sünnet âlimleri toplanırsa bir hamlede etkisiz kılacak olan o naklediyor. 94 00:24:58,21 --> 00:25:04,07 Şimdi onun kendisi bu olayı nasıl hazmediyor? 95 00:25:04,16 --> 00:25:18,18 O hazretin ahlakını bana tavsif et dediğinde: 96 00:25:18,20 --> 00:25:25,00 “Bilal’in yanına git; o benden daha e’lemdir” dedi. 97 00:25:30,24 --> 00:25:46,21 Yahudi Bilalin yanına gelerek: “Benim sorum şudur ve halife seni e’lem tanıttı” dedi. 98 00:25:49,04 --> 00:25:57,04 O bunu işitince şöyle dedi: “Fatime-i Zehra’nın selamullahi aleyha yanına git”. 99 00:26:00,13 --> 00:26:16,15 Yetişkin olan Yahudi âlim geldi ve iki merhaleden sonra Fatime-tüz Zehra’nın selamullahi aleyha huzuruna geldi. 100 00:26:17,16 --> 00:26:26,13 Meseleyi oraya kadar anlattığı zaman Aliyyel Mürteza’nın aleyhisselam yanına gitmesini buyurdu. 101 00:26:26,19 --> 00:26:33,07 Yahudi âlimi Hz. Ali’nin aleyhisselam yanına geldi. 102 00:26:33,09 --> 00:26:42,13 Belli oldu ki burası sözün sonunun olduğu yerdir 103 00:26:42,16 --> 00:26:47,20 “Ene medinetül İlm ve Aliyyün Babuha”. 104 00:26:47,23 --> 00:26:56,14 “Peygamberin ahlakını bana tavsif et” dedi. 105 00:26:56,18 --> 00:27:01,19 Emir-ül Müminin aleyhisselam şöyle buyurdu: 106 00:27:01,20 --> 00:27:08,14 Dünyada olan şeyi bana tavsif et. 107 00:27:08,16 --> 00:27:15,10 İyice dikkat edin ve düşünün! 108 00:27:19,13 --> 00:27:27,24 Dünyada olan şeyi bana tavsif et. Dünya nedir? 109 00:27:30,24 --> 00:27:37,04 “Leged Zeynes Semaed Dünya” 110 00:27:38,07 --> 00:27:55,05 Dünyanın gayreti o kadardır ki bütün galaksiler ve gezegenler bu dünyanın gökyüzündedir. 111 00:27:55,06 --> 00:27:59,23 Bu dünyanın gayareti ki 112 00:27:59,24 --> 00:28:05,23 ne başı bellidir ve ne de sonu. 113 00:28:06,03 --> 00:28:13,02 Ne zamandan beri vardır? Ne zamana kadardır? Ne kadar büyüklüktedir? 114 00:28:13,05 --> 00:28:17,20 Buyurdu: “Bu işi yap”. 115 00:28:17,21 --> 00:28:35,06 Yahudi: “Bunlara benim gücüm yetmez. Ben bunları nasıl yapabilirim?!” 116 00:28:35,09 --> 00:28:41,11 Dedi: “Dünyanın bu kadar gayretine rağmen 117 00:28:41,13 --> 00:28:50,01 Allah-u Teâlâ kitabında şöyle buyuruyor: “Metaud dünya galilun”; 118 00:28:50,03 --> 00:28:58,24 hepiniz yapılmasından acizsiniz. 119 00:28:59,00 --> 00:29:07,10 Ama onun yaratılışı konusunda şöyle dedi: “İnneke le ela hulugin azim”. 120 00:29:07,14 --> 00:29:12,04 Bu sonuncu (hatem) peygamberdir! 121 00:29:12,06 --> 00:29:31,13 O önemli zamanda ahlaki gücü bütün dünya alemi ve diğerlerinden geniş olan şahıs kimdir?! 122 00:29:31,16 --> 00:29:45,22 İlminden sonra yaratılışı konusunda şöyle buyurdu: “Azim”, ilim konusunda da buyurdu: “Azim”. 123 00:29:45,24 --> 00:29:48,09 Sonuç şöyledir: 124 00:29:48,11 --> 00:29:58,10 Eğer dünyada olan şeyler sayılabilirse ki 125 00:29:58,12 --> 00:30:04,12 hiçbir zaman sayılamaz, o da bu azlığıyla. 126 00:30:04,14 --> 00:30:13,15 Bu durumda acaba hatemin ruhunda olan maarif ve ilim 127 00:30:13,18 --> 00:30:24,15 Allah-u Teala’nın buyurduğuna dikkatle “Ve allemeke ma lem tekun te’lemu 128 00:30:24,17 --> 00:30:30,14 ve kane fezlullahi aleyke azima”, 129 00:30:30,15 --> 00:30:34,20 bir kimse için sayılır mı?! 130 00:30:35,00 --> 00:30:45,07 Şöyle ki bu iki cümle karşısında ilk ve son mahvolur! 131 00:30:45,11 --> 00:30:53,16 Cebrail, Mikail ve İsrafil’in hepsi yok olurlar! 132 00:30:53,18 --> 00:31:01,11 “Ve kane fezlullahi aleyke azima”, 133 00:31:01,13 --> 00:31:05,16 “İnneke le e’la hulugin azim” 134 00:31:05,19 --> 00:31:08,16 neyin sonucudur? 135 00:31:08,18 --> 00:31:18,14 Sonuç şudur ki: Genel ilim ve ilmin geneli Hatemün Nebiyyindir! 136 00:31:18,17 --> 00:31:27,22 Sonuç şu olmuştur: Genel akıl ve aklın geneli Hatemün Nebiyyindir! 137 00:31:27,24 --> 00:31:38,00 Sonuç şu olmuştur: Genel yaratılış ve yaratılışın geneli Hatemün Nebiyyindir! 138 00:31:38,03 --> 00:31:43,08 Bahsin sonu şu olmuştur ki 139 00:31:43,10 --> 00:31:51,08 bu şahsiyet, bütün imkân âleminin ruhudur ve 140 00:31:52,09 --> 00:31:57,08 bütün mülk ve mülklerin kalbidir. 141 00:31:57,10 --> 00:32:13,21 Sadece O’ndan başka bütün varlığın bedeni bu gücü bilmiyor. 142 00:32:13,23 --> 00:32:19,01 Bütün bu bedenin bir ruhu vardır ve 143 00:32:19,02 --> 00:32:23,20 o ruh da Hatemü Enbiya’dır. 144 00:32:23,21 --> 00:32:27,21 Bu bahsin sonucudur. 145 00:32:27,23 --> 00:32:36,14 O zaman mesele şöyledir: Gücü bu şekilde olan bu ruh 146 00:32:36,22 --> 00:32:44,17 bütün mülk ve mülkleri kapsamıştır. Onun açıklaması şöyledir: 147 00:32:45,05 --> 00:32:54,08 Fatime’yi yaygınlaştıran şey beni yaygınlaştırmış ve 148 00:32:54,12 --> 00:33:02,11 Fatime’yi sınırlandıran şey beni de sınırlandırmıştır 149 00:33:04,00 --> 00:33:09,06 buradaki çoğalma fikri de sakatlanmıştır! 150 00:33:09,08 --> 00:33:19,09 İbrahim’in anlaması gerekir! Musa b. İmran’ın oturarak düşünmesi gerekir! 151 00:33:21,03 --> 00:33:35,08 Marifet nerdedir?! Zehra’yı tanıdığını iddia eden kimdir?! 152 00:33:35,09 --> 00:33:49,18 Cüret ederek, ağzını açıp “Ben Fatime’nin makamını tanıdım” diyen kimdir?! 153 00:33:51,21 --> 00:33:56,07 İnnema… iyice dikkat ediniz. 154 00:33:56,09 --> 00:34:13,00 “İnnema” sadece şudur ve bundan başka bir şey değildir, Fatime benim varlığımda kök salmış bir daldır; 155 00:34:13,07 --> 00:34:22,18 O’nu üzen bir şey beni üzmüştür ve 156 00:34:22,19 --> 00:34:31,10 O’nu saygınlaştıran ve ünlendiren şey beni saygınlaştırmıştır. 157 00:34:34,13 --> 00:34:47,04 Sonuç şöyle olmuştur ki O ve bu kadın arasında birlik oluşmuş 158 00:34:47,07 --> 00:34:54,05 Allah’ın mübahele olayında seçmiş olduğu ve 159 00:34:54,09 --> 00:35:04,23 Allah’ın getirmesi için peygambere emir verdiği tek kadın oydu 160 00:35:05,02 --> 00:35:19,07 Bu hadis açıklamıştır ki Fatime genel ilim ve ilmin geneliyle bütünleşmiş! ve 161 00:35:19,14 --> 00:35:27,08 genel akıl ve aklın geneliyle bütünleşmiştir! 162 00:35:27,11 --> 00:35:39,07 İrtibat ve birlik oluşmuştur Şecere-i Teyyibeyle (Temiz ağaç) ki 163 00:35:39,10 --> 00:35:44,23 “esluha sabit ve fer’uha fis sema” 164 00:35:45,00 --> 00:35:47,19 bu dal arasında ki 165 00:35:47,20 --> 00:35:55,21 hiçbir açıdan o ve bunun arasında kesinlikle ayrılık tasavvur edilemez. 166 00:35:55,24 --> 00:36:02,05 Bu hadis fıkhından bir örnektir. 167 00:36:02,07 --> 00:36:08,14 Peygamber yayma ve kısıtlamayı seçmiş ve 168 00:36:08,17 --> 00:36:13,22 önemli olan yayma ve kısıtlama kelimesidir. 169 00:36:14,00 --> 00:36:32,08 Sonuç şu oluyor ki eğer Zehra bir “ah” çekerse, bu “ah” âlemin ruhunu üzer! 170 00:36:32,09 --> 00:36:42,21 O üzüldüğü zaman 124 bin peygamber üzülür! 171 00:36:42,23 --> 00:36:53,14 O üzüldüğü zaman vasiler, şehitler ve sıddıklar üzülürler! 172 00:36:53,17 --> 00:37:03,05 Fatime’nin yüreğinden bir “ah” melekût âlemini munkalip eder! 173 00:37:03,07 --> 00:37:10,06 Bu Zehra’nın musibetidir! Bu Zehra’nın matem günüdür! 174 00:37:10,07 --> 00:37:14,00 Ben bunu Şia mantığıyla söylemedim; 175 00:37:15,03 --> 00:37:28,06 söylediğim o şey bütün Müslüman fırkaların yanında olan âlemin en muhkem, en güvenilir kaynaklarındandır. 176 00:37:28,14 --> 00:37:52,16 Okuduğum bu hadis karşısında Fahruddin-i Şemsuddin-i Zehebi ve büyük eleştirmenler teslimdirler! 177 00:37:52,19 --> 00:38:01,18 Okuduğum bu hadisi, Buhari, Müslim, Hakim 178 00:38:01,21 --> 00:38:12,15 bütün Sihah-ı Sitte yazarları başlarına koymalıdırlar! 179 00:38:12,16 --> 00:38:19,12 Durum böyle iken, ey Fahr-i Razi! Ey Zehebi! 180 00:38:19,14 --> 00:38:29,21 Ey Hâkim! Ey Semani! Ey Ehl-i Sünnetin sütun olan âlimleri! 181 00:38:29,24 --> 00:38:44,06 Kitap ve sünnetin hükmüne göre hepiniz Fatime-i Zehra’nın selamullahi aleyha yas gününde matem meclisi yapmalısınız. 182 00:38:44,08 --> 00:38:52,05 Bu matem bazı taifelere mahsus değildir. 183 00:38:52,06 --> 00:38:57,22 Bu kitabın hükmü ve sünnetin fermanıdır! 184 00:38:58,00 --> 00:39:10,18 Eğer şimdiye kadar dikkat etmediyseniz, dikkat edin ve hadisi görünüz. 185 00:39:10,19 --> 00:39:19,06 Hadis fıkhını anlayınız ve buna göre görevi teşhis ediniz. 186 00:39:19,10 --> 00:39:32,06 Ne mutlu onlara ki onun şahadet gününde bir bayrak açarak, 187 00:39:32,08 --> 00:39:39,07 cadde, sokak ve Pazar yerlerinde gezip, şöyle söylemelidirler: 188 00:39:39,08 --> 00:39:52,18 Ey Allah’ın Rasulü! Biz şu ana kadar ona olan dostluğumuzu yaymak istedik 189 00:39:52,24 --> 00:39:58,16 bu yaymakla senin kalbini şenlendirelim istedik ve 190 00:39:58,18 --> 00:40:07,06 senin şenlenen kalbinle mülk ve melekûtun varlığını şenlendirmek istedik. 191 00:40:07,09 --> 00:40:21,12 Şuraya kadar olan, ister Hanefi, ister Şafii, ister Hambeli ve ister Maliki olsun bütün Müslümanlar içindir… 192 00:40:21,14 --> 00:40:26,17 Ama birkaç kelime de sizin için: 193 00:40:26,20 --> 00:40:30,18 Bu mecliste ne kadar seyit var?! 194 00:40:30,21 --> 00:40:43,11 Ben şu anda gördüğüm kadarıyla birkaç kişi arasında vardırlar. 195 00:40:43,16 --> 00:40:50,09 Eğer bu mecliste bu kadarsa, bu memlekette neler oluyor?! 196 00:40:50,10 --> 00:41:05,07 Siz ki seyit olduğunuzu biliyorsunuz, seyit olduğuna yakini olan herkesin görevi şudur: 197 00:41:05,08 --> 00:41:09,22 O kimse ki… 198 00:41:10,01 --> 00:41:15,02 Söylenilmiyor ama başka çare yoktur! 199 00:41:15,06 --> 00:41:25,15 Seksen vatan görerek her yerde yere düşen ve 200 00:41:25,19 --> 00:41:31,02 karşısına gelen herkes karşısında eğilen kimse, 201 00:41:31,06 --> 00:41:41,15 camideyken iki erkek çocuğunun içeri girdiklerini görür. 202 00:41:49,03 --> 00:42:00,14 O anda… 203 00:42:01,16 --> 00:42:18,22 Gözü bunlara iliştiği ve sadece kelimenin kulağına ulaştığı anda yerinden kalktı ama düştü! 204 00:42:36,20 --> 00:42:49,06 İş su getirmeye kadar ulaştı ve Emir-ül Mümin’in aleyhisselam yüzüne serptiler. 205 00:42:50,22 --> 00:43:00,07 Bir süre geçtikten sonra yerinden kalkarak, Zehra’nın selamullahi aleyha yanına gitti. 206 00:43:00,10 --> 00:43:17,08 Başucunda yazılmış bir kâğıt olduğunu gördü. Bu yazıyı aldı. 207 00:43:17,14 --> 00:43:21,22 Okuyamıyorum! 208 00:43:22,05 --> 00:43:31,05 “Haza ma evset bihi Fatime… 209 00:43:33,07 --> 00:43:41,16 ve hiye teşhedu en la ilahe illallah”. 210 00:43:43,00 --> 00:43:49,06 Sonra şuraya ulaştı: 211 00:43:49,23 --> 00:44:08,07 Ey Ali! Dünya ve ahirette sadece senin olmam için Allah beni seninle evlendirdi. 212 00:44:08,19 --> 00:44:12,20 Bu kelimeden sonra yazı şöyleydi: 213 00:44:13,00 --> 00:44:17,20 Gece bana gusül ver. 214 00:44:23,09 --> 00:44:26,19 Gece beni kefenle. 215 00:44:30,24 --> 00:44:34,09 Gece beni defnet. 216 00:44:34,14 --> 00:44:45,23 La te’lemu eheden, hiç kimseye haber verme. 217 00:44:46,19 --> 00:45:05,12 Bu cümlelerden sonra ey seyitler! Bu memlekette sizin kulağınıza bu kelime ulaşır, ondan sonra birkaç cümle, şöyle dedi: 218 00:45:05,16 --> 00:45:14,08 “Ey Ali! Kıyamete kadar beim evlatlarıma selamımı ulaştır.” 219 00:45:21,13 --> 00:45:34,06 Bu nedir?! Bu kelimelerden sonra bu kelime nedir?! 220 00:45:34,19 --> 00:45:41,09 O kapsayan ilmiyle bu meclisi gördü; 221 00:45:41,12 --> 00:45:46,06 bu mecliste ne kadar seyit olduğunu da gördü. 222 00:45:46,09 --> 00:45:48,16 Bu Fatime’dir! 223 00:45:48,19 --> 00:45:56,11 Kıyamet gününe kadar neslinin yayılmasını gördü, şöyle demek istedi: 224 00:45:56,15 --> 00:46:03,12 Sizler benim evlatlarımsınız, benim başıma neler geldiğini görün?! 225 00:46:04,11 --> 00:46:12,00 Ali Şia’sı olan her erkek ve kadının görevi şudur ki 226 00:46:12,15 --> 00:46:29,02 Cemadi-üs Sani ayının üçüncü günü bu memlekette erkeklerinin baş ve ayakları yalın olarak gelip, sokak ve pazarlarda şöyle söylemelidirler: 227 00:46:29,04 --> 00:46:34,08 Ey annemiz! Bu selamınıza olan cevabımızdır. 228 00:46:34,12 --> 00:46:42,05 Bir cümle demek istiyorum, gidin düşünün. 229 00:46:42,08 --> 00:46:53,20 Bedeni bıraktığı zaman “İnna lillah ve inna ileyhi raciun” dedi. 230 00:46:53,24 --> 00:47:00,16 Son cümlesi şu olan bazı cümleler dedi: 231 00:47:00,18 --> 00:47:11,08 “Fe ehfehas sual vestehbereha el-hal”! 232 00:47:11,11 --> 00:47:19,08 “Ehfeha”, “Ehfeha” kelimesi nedir?! 233 00:47:19,12 --> 00:47:30,22 Bu kelimeden aydınlanıyor ki o başına gelen her şeyi Ali’ye aleyhisselam söylemedi ve kendisiyle götürdü! 234 00:47:30,24 --> 00:47:35,13 Sen ne yaptın ey Zehra?! 235 00:47:35,16 --> 00:47:42,21 Anlaşıldı ki babasına da söylemek istemiyor 236 00:47:42,23 --> 00:47:48,12 sadece kendisi ile Allah arasında kalmasını istiyor. 237 00:47:48,14 --> 00:47:57,15 O cümle şudur: “Ey Allah’ın Resulü! “Ehfehas sual” sen suali çevir, 238 00:47:57,17 --> 00:48:07,07 başından neler geçtiğini söyleyinceye kadar yapabildiğince ondan sual sor. 239 00:48:07,09 --> 00:48:13,20 “Ve yehkumullahu ve huve hayrul hâkimin”.